Travma Nedir? Günlük Kullanımdan Klinik Gerçekliğe
Günümüzde “travma” kelimesi hem psikolojik literatürde hem de günlük konuşma dilinde sıkça kullanılmaktadır. Çoğu zaman zorlu yaşam olaylarını tanımlamak için kullanılan bu terim, aslında psikoloji biliminde daha spesifik bir anlam taşır. Peki, travma nedir? Travma sonrası stres bozukluğu (TSSB) nedir? Günlük hayatta sıkça kullanılan “travmalarım var” gibi ifadeler, bilimsel gerçeklikle ne kadar örtüşmektedir? Bu yazıda travmanın ne olduğuna, TSSB ile ilişkisine ve gündelik söylemde kullanımına detaylı bir şekilde değineceğiz.
Travma Nedir?
Travma kelimesi, Yunanca “yaralanma” anlamına gelen “trauma” kelimesinden türemiştir. Psikolojik açıdan travma, bireyin fiziksel veya psikolojik bütünlüğünü tehdit eden, başa çıkma kapasitesini aşan ve derin bir duygusal etki bırakan olaylar olarak tanımlanır.
Travmanın Türleri
Travmalar farklı şekillerde ortaya çıkabilir ve her bireyde farklı etkiler bırakabilir. Genel olarak travmalar üç ana kategoriye ayrılmaktadır:
- Akut Travmalar: Tek seferlik, ani ve beklenmedik olaylardır. Örneğin; doğal afetler, trafik kazaları, ani kayıplar.
- Kronik Travmalar: Uzun süre devam eden ve bireyin psikolojik dayanıklılığını sürekli zorlayan olaylardır. Örneğin; çocukluk çağı ihmal ve istismarı, aile içi şiddet, savaş deneyimleri.
- Kompleks Travmalar: Birden fazla travmatik olayın bir araya gelmesiyle oluşan ve kişinin psikolojik sağlığını ciddi şekilde etkileyen durumlardır. Örneğin; uzun süreli istismar ve ihmale maruz kalma.
Travmatik Olayların Niteliği
Yaşanan bir olayın travmatik bir etkiye neden olabilmesi için belirli niteliklere sahip olması gerekir. Yoğun bir uyaran yaratma, kontrol edilemeyiş, beklenmedik olması, ölüm korkusu yaratması, güçsüzlük ve edilgenliğe yol açması, nesne ilişkilerinde değişikliklere yol açması.
Tramvaya yol açan olaylar oldukça yoğun ve başa çıkılamayacak düzeylerde uyaran oluştururlar. Kişi tarafından kontrol edilemez, yani kişi travmatik olayın gücü karşısında kendini zayıf ve etkisiz hisseder. Beklenmedik olaylar olduğunda hazırlanma olanağı bulunmadığından yaşanan durum çok daha şiddetli yaşanır. Aynı zamanda ölüm veya sakat kalma tehlikesine kadar ciddiyse travmanın etkisi de o kadar ağır olur.
Kişi, gerçek bir temeli olan ve çok yakınında hissettiği ölüm tehlikesine karşı kendini ne kadar etkisiz görür ise travmanın etkisi o kadar ağır olmaktadır. Kişi kendini edilgen ve güçsüz hissettiğinde, ölümün hissedilebilir bir gerçek haline gelmesi sonucu yaşanan olay kişide tramvaya yol açar. Son olarak travmalar güçlü duygusal tepkiler oluşturan olaylardır. Travmalar kırılmaz ve başına kötü şeyler gelmez biri olarak deneyimlediğimiz kendilik algımıza zarar verir ve dünyayı da güvenli ve kötü şeylerin olmadığı bir yer olarak algılama şeklini de ortadan kaldırır.
Travma Sonrası Stres Bozukluğu (TSSB)
Bazı bireyler travmatik bir olay yaşadıktan sonra, travmanın etkileriyle başa çıkmakta zorlanabilir ve bu durum psikiyatrik bir rahatsızlığa dönüşebilir. Travma Sonrası Stres Bozukluğu (TSSB), özellikle yoğun korku, çaresizlik ve dehşet hissi yaratan olaylardan sonra ortaya çıkabilir.
TSSB’nin Belirtileri
TSSB, genellikle dört ana belirti grubu ile kendini gösterir:
- Yeniden yaşama: Travmatik olayın sık sık hatırlanması, kabuslar, flashbackler.
- Kaçınma ve Uyuşukluk: Travmayla ilişkili yerlerden, kişilerden veya durumlardan kaçınma; duygusal kopukluk.
- Aşırı uyarılma: Kolay irkilme, uyku problemleri, sinirlilik hali.
- Olumsuz duygu ve düşünceler: Kendini suçlama, dünya hakkında olumsuz inançlar, umutsuzluk hissi.
TSSB, yalnızca travmatik bir olay yaşamakla ortaya çıkmaz; bireyin kişilik yapısı, travma öncesi ve sonrası destek sistemleri, genetik faktörler de bu süreci etkileyebilir.
Günlük Konuşmada “Travma” Kullanımı
Günlük hayatta insanlar sık sık “travmalarım var”, “bu benim için çok travmatikti” gibi ifadeler kullanmaktadır. Ancak bu ifadeler her zaman klinik anlamda bir travmayı kastetmez. Günlük dilde kullanılan “travma” terimi genellikle zorlu, stresli veya üzücü deneyimleri tanımlamak için kullanılır. Örneğin; bir sınavda başarısız olmak, bir ilişkinin bitmesi veya işten çıkarılmak gibi olaylar, stres verici olsa da her zaman psikolojik travma kategorisine girmez.
Günlük Stres mi, Travma mı?
Psikolojik travma ile günlük stres arasındaki farkı anlamak önemlidir. Günlük stres faktörleri insanı zorlayabilir ve duygusal açıdan etkileyebilir; ancak psikolojik travma, bireyin temel güvenlik duygusunu sarsan ve uzun vadeli psikolojik sonuçlara yol açabilen olaylardır.
Örneğin:
Günlük stres: İş yerinde yoğun baskı hissetmek, sınava hazırlanmak, trafik sıkışıklığında kalmak.
Travmatik olaylar: Fiziksel saldırıya uğramak, doğal afete maruz kalmak, savaş deneyimleri.
Travmanın Etkileri ve Baş Etme Yöntemleri
Her birey travmalara farklı tepki verir. Travma sonrası bazı kişiler hızla toparlanırken, bazıları daha uzun süre etkilerini hissedebilir. Ancak, travmatik bir deneyimden sonra psikolojik destek almak, bireyin iyileşme sürecine önemli katkılar sağlayabilir.
Travmanın Psikolojik ve Fiziksel Etkileri
Travmanın etkileri sadece psikolojik değil, aynı zamanda fizyolojik de olabilir. Yaygın etkiler şunlardır:
Psikolojik etkiler: Anksiyete, depresyon, duygusal dalgalanmalar, güven problemleri.
Fiziksel etkiler: Baş ağrısı, mide problemleri, uyku düzensizlikleri, bağışıklık sisteminin zayıflaması.
Travma ile Baş Etme Yolları
Profesyonel Destek Almak: Psikoterapi, özellikle bilişsel davranışçı terapi (BDT) ve EMDR terapisi travma sonrası iyileşmede etkilidir.
Destek Sistemleri Kullanmak: Aile, arkadaşlar ve destek gruplarıyla iletişimde kalmak.
Kendine İyi Bakmak: Düzenli egzersiz, sağlıklı beslenme ve uyku düzenine dikkat etmek.
Zihinsel Farkındalık ve Meditasyon: Mindfulness ve meditasyon gibi teknikler stresle başa çıkmada yardımcı olabilir.
Sonuç
Travma, bireyin yaşamında derin etkiler bırakabilen bir deneyimdir ve bazen psikiyatrik bozukluklara yol açabilir. Travma Sonrası Stres Bozukluğu (TSSB) gibi rahatsızlıklar, profesyonel destek gerektirebilir. Ancak günlük hayatta “travma” kelimesinin aşırı kullanımı, bu terimin gerçek psikolojik anlamının gölgelenmesine neden olabilir.
Günlük stres ile travma arasındaki farkı anlamak, psikolojik sağlamlık geliştirmek ve gerektiğinde profesyonel destek almak, sağlıklı bir iyileşme süreci için kritik öneme sahiptir.
Kaynakça
Amerikan Psikiyatri Birliği. (2014). Ruhsal Bozuklukların Tanısal ve Sayımsal Elkitabı, Beşinci Baskı (DSM-5 ),Tanı Ölçütleri Başvuru Elkitbı, (çev.) Köroğlu, Ertuğrul. Ankara: Hekimler Yayın Birliği.
Briere, J., & Scott, C. (2014). Principles of trauma therapy: A guide to symptoms, evaluation, and treatment (2nd ed.). Sage Publications.
Herman, J. L. (1992). Trauma and recovery. Basic Books.
Şahin, D. (2023). Kişilik ve Zihin: Ruh Sağlığına Giriş. Pinhan Yayıncılık.
Van der Kolk, B. A. (2014). The body keeps the score: Brain, mind, and body in the healing of trauma. Penguin Books.
Yehuda, R. (2002). Post-traumatic stress disorder. New England Journal of Medicine, 346(8), 108-114.